HÜR ADAM FİLMİNİN FRAGMANI
Milliyet'ten Nil Kural'ın haberine göre Said-i Nursi’nin hayatının anlatıldığı “Hür Adam” filminde bir çok tartışmalı sahne var. Bu sahnelerden bazıları gerçekleri yansıtırken, bazıları da tarihçilere göre “iddia ve efsanelerden” ibaret. İşte o tartışmalı sahneler ve gerçekte olanlar:
RÜYA GÖRMESİ VE KERAMETLER: Filmin başında daha küçükken gördüğü rüyada ay tutuluyor. İlerleyen dakikalarda tekrar edilen bu tema Şeyh Said’in kerametlerine işaret ediyor.
- Bu tür bilgiler taraftarlarınca yayılan iddialardan oluşuyor. 1877 yılında doğduğu Nurs köyü (muhaliflerinin iddiasına göre aslında ‘Nors’, ‘Nur-Işık’ sözcüğüne benzesin diye ‘Nurs’ diye telafuz edildi) yakınlarındaki Taği Medresesi’nde ilk öğrenimini aldı. Sert, ödün vermeyen ve kavgacı bir mizacı yüzünden medrese eğitimini tamamlayamadı ama iddia edilen başarı ve kerametler nedeniyle daha 15 yaşındayken (Bediüzzaman-Zamanın en iyisi, eşşizi benzersizi) olarak anılmaya başlandı.
ATATÜRK İLE GÖRÜŞMESİ VE ONU AZARLAMASI: Filmde Atatürk ile başbaşa görüşüyor. 1923 yılındaki bu görüşmede Atatürk kendisine “sizin gibi kahraman bir hoca bize lazımdır. Sizi bunun için çağırdık” dediği ancak konuşmanın ilerleyen bölümünde “içki serbestliğine” kızarak görüşmeyi terkettiği anlatılıyor.
- Ankara’ya 1922/23 yılında geldiği, Atatürk ya da devlet yetkilileri ile görüşmek istediği de biliniyor. Ancak, Atatürk ile başbaşa görüştüğü, Meclis’te bir konuşma yaptığı (Meclis’te Hoşamedi merasimi ile karşılandı, ancak konuşma yaptığına dair bir kayıt bulunmuyor) bilgisi tamamen bir iddiadan ibaret. Kayıtlarda böyle bir bilgi yok. Son dönemdeki Said-i Nursi üzerine yazdığı iki makale ile dikkat çeken araştırmacı Ayşe Hür’e göreyse tam tersine bir başka olay söz konusu. Ankara’ya gelen Said-i Nursi 17 Nisan 1923 tarihinde Van’a tren bileti alınarak zoraki bir yolculuğa gönderildi. Değil görüşmek, Başkent’ten uzaklaştırıldı. Atatürk ile görüşmesi, itibar görmesi hatta daha ileri giderek onu “fırçalaması” devrin koşullarında pek akla yatkın görünmüyor. Mustafa Kemal’in hayli güçlü olduğu zamana denk gelen böyle bir olayın gerçekleşmesi biraz zor görünüyor.
- Ankara’ya 1922/23 yılında geldiği, Atatürk ya da devlet yetkilileri ile görüşmek istediği de biliniyor. Ancak, Atatürk ile başbaşa görüştüğü, Meclis’te bir konuşma yaptığı (Meclis’te Hoşamedi merasimi ile karşılandı, ancak konuşma yaptığına dair bir kayıt bulunmuyor) bilgisi tamamen bir iddiadan ibaret. Kayıtlarda böyle bir bilgi yok. Son dönemdeki Said-i Nursi üzerine yazdığı iki makale ile dikkat çeken araştırmacı Ayşe Hür’e göreyse tam tersine bir başka olay söz konusu. Ankara’ya gelen Said-i Nursi 17 Nisan 1923 tarihinde Van’a tren bileti alınarak zoraki bir yolculuğa gönderildi. Değil görüşmek, Başkent’ten uzaklaştırıldı. Atatürk ile görüşmesi, itibar görmesi hatta daha ileri giderek onu “fırçalaması” devrin koşullarında pek akla yatkın görünmüyor. Mustafa Kemal’in hayli güçlü olduğu zamana denk gelen böyle bir olayın gerçekleşmesi biraz zor görünüyor.
ANKARA ONU ÖLDÜRMEK Mİ İSTEDİ?: Filmde Said-i Nursi Ankara’daki ya da “dış mihraklı” bazı kişiler tarafından sürekli öldürülmek, zehirlenmek isteniyor. Birinde verilen zehri farelere yedirerek kurtuluyor. Bir diğerinde koluna zehirli aşı yapılıyor bir hayli çırpınıyor ama yine kurtuluyor.
- Bu da tartışmalı bir konu. Said-i Nursi’nin bu tür şüpheleri hep oldu.Bu büyük ölçüde ruhsal durumuna bağlandı. Ancak, ona karşı bir suikast girişimi ya da filmde iki sahnede gösterildiği üzere zehirlenmek istediğine dair anlatılanlar dışında “resmi” bir bilgi yok.
- Bu da tartışmalı bir konu. Said-i Nursi’nin bu tür şüpheleri hep oldu.Bu büyük ölçüde ruhsal durumuna bağlandı. Ancak, ona karşı bir suikast girişimi ya da filmde iki sahnede gösterildiği üzere zehirlenmek istediğine dair anlatılanlar dışında “resmi” bir bilgi yok.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder